Son Konular

  • Muhyiddin ibn Arabi k.s Hakkındaki Fetva

    Etiketler: , , 0 yorum

    muhyiddin-ibn-arabi
    Muhyiddin ibn Arabi k.s Hakkındaki Fetva
    Osmanlı Devleti’nde şeyhülislamlık makamı hukukun en üst temsilcisidir. Günlük hayatta tıkanan her konu, şeyhülislam
    yahut ona bağlı müftülerin fetvalarıyla çözülmüştür. Misal olarak Kanuni devrinin meşhur Şeyhülislamı ibn Kemal (d.1469/v.1534) hazretlerinin bir fetvasını okuyalım.
    Fetvadan anlaşıldığına göre, Muhyiddin ibn Arabi (d. 1165/v. 1240) hazretleri hakkında ileri geri konuşanlar olmuştur. Hatta tarih kitaplarından öğrendiğimize göre bazı hasetçiler işi tasavvuf erbabını sürgün göndermeye, görevinden etmeye kadar varmıştır.
    İşte ibn Kemal hazretleri bugün bile düstur olarak benimseyeceğimiz şu fetva ile meseleyi çözmüştür;
    “Allah’a hamd ve senalar olsun ki bizleri bilgili, itaatli içtihad sahibi kullarından eylemiştir. Dalalette olanları ıslah etmek için ilahi emirle gönderilmiş olan Peygamber’ine salât ve selam olsun.
    Ey insanlar! Şunu biliniz ki büyük şeyh, keramet ehli, ariflerin kutbu, tevhid ehlinin önderi, Endülüslü Şeyh Muhyiddin adıyla meşhur olan Muhammed b. Arabi Tâi noksansız, tam içtihad sahibi kâmil bir şahsiyet ve faziletli uyarıcıdır. Üstün ve akla sığmaz birçok keramet ve menkıbeleri vardır. Çok talebe yetiştirmiştir, bu talebeleri dahi alimler, fazıllar ve salihler katında gözdedir.
    Kim ki onu inkâr ederse ve aleyhinde konuşursa, o kişi sapıklık yolundadır. Kim ki inkar eder ve aleyhinde ısrar ederse padişaha o kişinin te’dibi (cezalandırması) düşer. Bununla beraber hem te’dibi hem itikad ve fikrinin değiştirilmesini talep eder.
    Bu zatın birçok telif kitapları vardır. Bunlardan en önemlisi Fütuhat-ı Mekkiyye ile Füssu’l Hikem’dir. Bu kitapların içeriğindeki bazı meseleler ifade ve mana yönünden açık ve anlaşılır bir vaziyettir.
    İlahi emirlere Rasulullah s.a.v Efendimiz’in koyduğu şeriata uygundur. Bazı meseleleri de ehl-i zahirden gizli ve onların anlayışına kapalıdır. Fakat bu gizli ve anlaşılmayan hususlar ehl-i batın ve keşif sahiplerine açok ve onlara aittir. Ehl-i zahir bunları yanlış anlar.
    Bu kitaplardaki bu incelikleri kavrayamayanlara bu şahsiyyet hakkında konuşmak değil, susmak düşer. Hak Teala bu yönde İsra suresinin 36. Ayetinde şöyle buyurur:
    “Anlamadığın ve bilmediğin bir şey üzerinde durma. Zira kulak, göz, kalp bütün bu azalarınız sizleri sorumlu tutar.”


    Semerkand Dergisi Mart 2012 sayısından alınmıştır.

    Bu Konuya Hiç Yorum Yapılmamış; "Muhyiddin ibn Arabi k.s Hakkındaki Fetva"

    Bu Konuya Yorum Yapın